Gazetecilerin, Halep ilinin doğusunda, Fırat Nehri üzerindeki Teşrin Barajı ile Sirîn beldesi arasındaki bir yolda hedef alındığı ifade edildi. İddialara göre, Daştan ve Bilgin, Türkiye’ye ait olduğu öne sürülen bir SİHA saldırısında yaşamını yitirdi. Mezopotamya Ajansı’nın (MA) haberine göre, saldırıda araç şoförü Ezîz Hec Bozan da yaralandı. Daştan ve Bilgin'in, 8 Aralık’tan bu yana bölgedeki gelişmeleri takip ettikleri belirtildi.
MA'nın konuya ilişkin haberinde şu ifadelere yer verildi:
“Kuzey ve Doğu Suriye’deki gelişmeleri izleyen gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin, dün saat 15.20’de Teşrin Barajı ile Sirîn beldesi arasındaki yolda hedef alındı. Türkiye’ye ait olduğu belirtilen bir SİHA saldırısı sonucu yaşamlarını yitirdiler. Aracın şoförü Ezîz Hec Bozan ise yaralandı.”
Gazeteciler Derneklerinin Tepkisi
Olayla ilgili Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFGD) de bir açıklama yayımladı. Sosyal medya platformu X’te yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
“Kuzey ve Doğu Suriye’deki gelişmeleri takip eden gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin, dün Tişrîn Barajı ile Sirîn beldesi arasında hedef alındı. Türkiye’ye ait bir SİHA’nın saldırısı sonucu hayatlarını kaybettiler. Meslektaşlarımıza yönelik bu saldırıyı şiddetle kınıyor ve kabul etmiyoruz. Bu katliamın hesabını sormak için her alanda mücadele edeceğiz. Nazım ve Cihan, savaşın gerçeklerini halka ulaştırmak için emek veren iki değerli gazeteciydi. Onların mirasını yaşatarak gerçeği söylemeye devam edeceğiz.”
Disk Basın-İş’ten Açıklama
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Basın-İş Sendikası da saldırıya ilişkin bir açıklama yaptı. Sendikanın X hesabından yapılan paylaşımda şu ifadeler yer aldı:
“Gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin öldürüldü. Kuzey Suriye’deki gelişmeleri takip eden bu iki gazeteci, 19 Aralık’ta araçlarına düzenlenen bir SİHA saldırısında yaşamını yitirdi. Çatışma bölgelerinde, kamuoyunu bilgilendirmek için canlarını tehlikeye atan gazetecilerin hedef alınması kabul edilemez. Sorumluların adalet önünde hesap vermesi için mücadele edeceğiz.”
Bu açıklamalar, gazetecilerin hayatını kaybetmesiyle ilgili tepkilerin giderek büyüdüğünü ve konunun uluslararası boyutta da dikkat çektiğini gösteriyor.